TR83 Rekabetçilik ve Dış Ticaret Destek Merkezi Kapsamında Hizmet Alan Kent Metal
Firması ile Röportaj 

Firma Yetkilisi: Enes BARLIK

Bize firmanız hakkında bilgi verir misiniz?

1978 yılında Babam Kerep Barlık tarafından kurulan firmamız çelik konstrüksiyon imalatı, metal kesim ve büküm işlemleri, demir&çelik pazarlama hizmetlerini sunmak için kurulmuştur. 

Firmamız, metal işleri konusundaki tecrübelerini kullanarak 1999 yılında çöp konteyneri ve çöp kovası imalatı yapmaya başlamıştır. 2009’lu yıllardan itibaren firmamız çöp konteyneri üretimine odaklanarak sadece bu alanda üretim yapmaya devam etmiştir.

İkinci kuşak olarak benim üniversiteden, Makine Mühendisliği Bölümü’nden mezun olup firmamızda çalışmaya başlamamla birlikte kurumsallaşma çalışmalarına başladık. 2015 yılında kurumsallaşarak, LTD. yapısına geçtik ve hem üretim kapasitemizi hem de ürün kalitemizi artırdık. Böylece sadece Karadeniz Bölgesi’nde birkaç şehre üretim yapabilen bir firma olmaktan öte, tüm Türkiye’ye hatta yurt dışına üretim yapabilecek kapasiteye ulaştık.

Ar-Ge yatırımları yapan firmamız, bünyesinde bulunan; Çöp Konteyneri Üretim Tesisi (TS EN 840-2, TS EN 840-3 Belgeli), Sıcak Daldırma Galvaniz Tesisi (TS EN ISO 1461 Belgeli), Elektro-Galvaniz Tesisi, Fırın Boya Tesisi, Çöp Konteyneri Tekeri üretim tesisi (TS EN 12532 Belgeli) ile ham maddeden ürüne tüm işlemlerini kendi bünyesinde yapmaktadır. 

Yurt genelinde kamu kurumlarına ve özel sektöre hizmet veren firmamız TSE ve Kalite Yönetim Sistemi belgelerine sahiptir.

Dış ticaret geçmişiniz nedir, ihracat yapmaya nasıl karar verdiniz?

Biz daha önce Gürcistan’a ürün verdik ancak bunu yerel iş ortağımız aracılığıyla yaptık. (Dolaylı İhracat) Yani yerel iş ortağımız bizden ürün alarak Gürcistan’a satışını gerçekleştirdi. Kurumsallaşma çalışmalarımızla birlikte kendi çabalarımızla dış ticaret yapma yönünde çabalarımız oldu. Bunda ithal hammadde girdilerinin fiyatlarının yükselerek sermayemizi eritmeye başlamasının da payı var. Yani sermayemizi daha verimli kullanma arayışına girmemiz bizi ihracata yönlendirdi. Yurt içinde oluşturduğumuz marka değerimizi neden yurt dışına da taşımayalım? diye düşündük. Ayrıca yurt içi piyasada 3 ay vadeli olarak çalışıyoruz, oysa ihracatla daha karlı ve daha kısa vadeli çalışarak sermayemizi verimli kullanma şansımız var. 

Tabii ki işimizi büyütüp, yurt içinde ve yurt dışında marka değeri olan, sabit müşterileri olan, müşterilerini memnun eden bir firma olmak istiyoruz. İçerde idari personelinin görev ayrımı olan, bizden sonraki kuşağın koyduğu hedeflere daha rahat ulaşabileceği bir yapı kurmak istiyoruz. 

İhracat yapmak istediğiniz ülkeye nasıl karar veriyorsunuz? İşletmenizin ihracat stratejisi var mı?  Yoksa oluşturmayı düşünüyor musunuz?

Başlangıç olarak Azerbaycan, Gürcistan, Kuzey Irak gibi daha rahat ilerleyebileceğimizi düşündüğümüz ülkeleri seçtik. OKA’nın desteğiyle kurulan TR83 Rekabetçilik ve Dış Ticaret Destek Merkezi’nden sağlanan hizmetle bu ülkelerde iletişim kurabileceğimiz güvenli, kurumsal birer firmayla bayilik, yetkili satıcılık şeklinde iş ortaklıkları kurma hedefimiz var. Bu anlamda Merkez şirketimizin ihracat stratejisi oluşturmasına katkı sağlayacak.

Firmanızın dış ticaret hedefi var mı?

Dış ticarette ilk etapta en az %20’lik bir hedefimiz var. Yurt içinde stoklu çalışıyoruz. Yurt dışına yönelik ticaretimizde de stoklu çalışmak istiyoruz. Mevcut kapasitemizle bunu karşılayabilecek durumdayız. İç pazarda sahip olduğumuz marka değerimizden ödün vermemek adına %20’lik ihracat hedefimizi önümüzdeki yıllarda artırmayı planlıyoruz.

Bizim entegre bir üretimimiz var. Örneğin çöp konteyneri tekerleklerini kendimiz üretiyoruz. Galvaniz, fırın, boya, kesim… Yani biz hammaddeyi alıyoruz, geriye kalanı kendimiz üretiyoruz. Bu nedenle sınırın ötesinde rakiplerimizin bir adım önündeyiz. Bu farklılığımız bizim avantajımız. İhracata yönelik tasarımlarımız da oluyor. Bu da elimizi güçlendiriyor. Uzun vadede yurt dışı pazar hedefimizi destekliyor. 

İlave yatırımlarla kapasitenizi artırmayı düşünüyor musunuz?

Aslında 2 yıldır Organize Sanayi Bölgesi’ne geçmeyi planlıyoruz. Ancak piyasa çok dalgalı ve önümüzü görmekte zorlanıyoruz. Bu nedenle bu planımızı ertelemek durumunda kaldık. Şuan 500m2 kapalı alana sahibiz. Makinelerimizin burada üretim kapasitesi yüksek, günlük 50-60 konteyner üretimi yapabiliyoruz. Fakat alandan dolayı tam kapasite çalışamıyoruz, tam kapasite çalışırsak bu sayıyı günlük 90’a kadar rahatlıkla çıkarabiliriz. 

Ürettiğiniz ürünlerde daha fazla katma değer taşıyan ürünlere de yer vermeyi planlıyor musunuz?
Stoklu olarak çalıştığımız temelde 3 çeşit ürünümüz var. Kova olarak da 20’ye yakın çeşidimiz var. Katma değeri daha yüksek ürünler anlamında, paslanmaz krom kovalar üretmeye başladık. Bunun yanı sıra sıfır atık projesi kapsamında çöp konteynerleri, çöp kovaları ve atık ayrıştırmaya yönelik atık getirme merkezleri yapmaya başladık. Uzun vadedeki hedeflerimizden biri de bu aslına bakarsanız: “Direkt çöp konteyneri yerine atıkları ayrıştırmaya yönelik sistemler üretmek.”

İhracat konusunda destek aldınız mı?

Hayır, TR83 Rekabetçilik ve Dış Ticaret Destek Merkezi’nden önce profesyonel bir destek almadık. Daha önce de bahsettiğim gibi kendi çabalarımızla dış ticaret yapma yönünde çabalarımız oldu. Araştırdık, kontaklar kurmaya çalıştık ancak KOBİ olmanın dezavantajlarını yaşıyoruz. Sadece muhasebe departmanımız ayrı, onun dışında neredeyse tüm iş kollarıyla bir kişi ilgileniyor. Dolayısı ile yeterince odaklanamıyoruz. 
Şu anda da Merkez’den aldığımız desteğe ek olarak süreci, müşavirlik hizmeti satın alarak yürütüyoruz. 

Dış Ticaret Destek Merkezi’nden nasıl haberdar oldunuz?

Çorum Ticaret ve Sanayi Odası’ndaki bir toplantıda Merkez’den haberdar olduk. Bu şekilde başladık ve alanında uzman dış ticaret uzmanlarının ücretsiz desteği ile başarıya ulaşarak ilk ihracatımızı Gürcistan’a gerçekleştirdik. 

Merkezin size ne gibi katkıları oldu?

KOBİ olduğumuz için, her taleple ayrı ayrı ilgilenebilecek bir yapımız yok. Bu nedenle en çok, Merkez’den firmaların ihracata dair geçmişlerini edinebiliyor olmak işimizi kolaylaştırıyor. Aldığımız bu bilgilerle direkt firmalara odaklanabiliyoruz. Merkezde çalışan yetkili arkadaşlarımızın Hoovers, Tendata gibi veri tabanları üzerinden sağladığı ve bize ulaştırdığı bilgiler son derece faydalı oldu.

Verilen hizmeti nasıl değerlendiriyorsunuz?

Önümüzdeki dönemde işimizle ilgili fuarlara katılmak istiyoruz. Merkez’den aldığımız hizmete fuar bilgilerini de eklemek bizim için faydalı olacak. Öte yandan hizmet kapsamında ihracat stratejimize göre kodlar belirleyebiliyoruz. Böylece kendi kriterlerimizi belirleyerek, planlı bir büyüme hedefine koşabiliyoruz. Yani bu zamana kadar müşterinin bizi bulmasını bekliyorduk. OKA’nın bu desteği ile biz firmaları bulup iletişime geçmeye başladık. Bu açıdan oldukça faydalı bir hizmet olarak değerlendiriyoruz ve bundan sonra ihracatla ilgili her konuda Merkez’in desteğinden faydalanmak istiyoruz. 

Sizce ihracatın önündeki engeller nelerdir?

Bence bizim gibi küçük ve orta ölçekli firmaların en önemli eksikliği vizyon yetersizliği. İlk kuşak kurucularımız nasıl ki dünyayı Çorum’dan ibaret görüyorlardı, bizim jenerasyonumuz da dünyayı Türkiye’den ibaret görüyor.

Ciddi bir yabancı dil bariyerimiz var. İngilizce’ye hiç ihtiyacım olmaz diye düşünüyordum. Hâlbuki dünya vizyonumuz açık olmalı, özgüvenimiz tam olmalı. 

Ülkelere göre farklı marka/ürün konumlandırmaları gibi stratejiniz var mı?

Oyun parkları yapan firmalarla görüşmelerimiz oldu. Belki onların markaları için üretim yapmayı düşünebiliriz. Zaten yurt dışında çalışıyorlar, ihale tecrübeleri var. Bizim için bir alternatif olabilir. 

İhracat yapmak isteyenlere tavsiyeleriniz nelerdir?

Bizim öncelikli hatamız bu konuyu başlangıçta yeterince ciddiye almamış olmamız. Dolayısı ile ihracat yapmak isteyenlere tavsiyem sürdürülebilir olmayı ön planda tutarak konuya ciddiyetle yaklaşmaları yönünde olacak. Sattıktan sonra devamını getirebilecek miyim? sorusunun cevabı kritik. 

Hedef pazarı doğru seçmeleri gerekiyor, hatta hedef bir ürün dahi seçilebilir. Portföyünüzdeki her ürünle ihracat yapmanız mümkün değil. Hedef ürün üzerinden kapsamlı bir çalışmayla, müşteri memnuniyeti odaklı çalışmak başarıyı getirecektir. 

Biz yurt dışında güvenilir bir firma ararken, yurt dışından da müşteriler bu beklenti içerisinde. O güveni verebilecek şekilde çalışmak şart. Nitekim ihracat yaptığımız firma ile kurduğumuz güvene dayalı iş ve iletişim süreci bize yeni iş ve müşteriler ile geri dönüyor.